Geleceğin kurabiyecileri

Her 2 Zeynep hanım Londra’dan geldiler kurabiye süsleme eğitimi için. Bir kaç ay önceydi, uçak bileti almak üzere beni arayıp tarihi netleştirdiklerinde. Daha çok var, Londra’da görüşürüz vs derken, bitti gitti keyifli bir eğitim günü daha. Çok yoruldular, bolca kurabiye süslediler…bir sürü fotoğraflar çektik. Bu işi Londra’da kuracak ve eminim büyütecekler… başarılar diliyorum!

Eğitim programı ve ücreti konusunda bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.

28 Ocak’ta kurabiye süsledik…

Esen, Sena hanım ve Müjgan hanım kurabiyeler süsledik bugün. Esen eski arkadaşım..ısrarla gelmek, derse katılmak isteyince bu günü programladık..iyi ki de yaptık! Çok severim onu, bilir.

Müjgan ve Sena hanımlar vergi dairelerinde çalışıyorlar, onlar da eski arkadaş. Birlikte bence çok keyifli bir gün geçirdik, yedik, içtik, hamur yoğurduk, cookie’ler süsledik.

Yukarıdaki kurabiyeler Sena hanımın, aşağıdakiler ise Müjgan hanımın. En altta, 4 yapraklı çiçek Esen’in. Kurabiye kırıldığı halde ısrarla süslemek isteyince, bu özgün(!) model çıktı ortaya. Gün bitiminde kojam Amerika’dan döndüğü için acele ile Hello Kitty pastayı süsleyip dükkanı erken kapamış oldum…

Eğitim programı ve ücreti konusunda bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.

Bir eğitim günü daha

Keyifli başlayıp tatsız biten bir günde Tuğba ve Safiye hanımla çalışıyorduk. Ece, kızım, eğitim günü olduğu için anneannesine gitmişti. Daha oraya gider gitmez kusmaya başladığını haber verdi annem, doktoruyla konuştum, anneme aktardım ve eğitime başladık.

Ara ara da hakkında bilgi alıyordum ki durmaksızın devam eden bir hal aldığı ve Ece şuur kaybetmeye başladığı için hemen yanlarındaki hastaneye kaldırdılar kızımı, serum bağlansın diye. ‘GEL’ telefonu geldiğinde yarım bırakmak zorunda kaldık programımızı, misafirlerimin anlayışıyla. Sonrası hastane! Uykusuz yılbaşı kurabiyeleri süslemeleri, ardından eğitim hazırlığı, ayakta ve stres altında verilen eğitim, sonra hastanede konaklama, Ece’yle geçirilen uykusuz günler… derken yıkıldım ben. Ece iyi çok şükür, bir virüs almış nereden aldıysa, umarım kurtulmuşuzdur. Ben de arada derede biraz uyumuşumdur da dinlenmişimdir sanırım ki gözlerim artık siyah bakmıyor!

Kurabiyeler genelde tepsiler doldururdu, bu çalışmada maalesef ufak bir set olarak kaldı. Eğitimler devam ediyor, benim için ilginç bir deneyim çocuklarla yapacağım bir çalışma olacak. Sudan çıkmış balık gibiyim. Ece’ye kalsa silikon kalıplarla doldurur doldurur çalışır, ama çok alışık.Ne yapmalıyım, kediler, civcivler; onun dışında bilemiyorum nasıl hazırlanacağımı. Henüz tarihi de belirleyemedim ama pek yakında. Ece de katılımcılar arasında yerini alacak elbette.
Bu arada ben hala ama hala yılbaşı kurabiyesi süslüyorum, ellerim gitmiyor artık aynı renkte hamurlara. Yayınlamayacağım da zaten.

Eğitim programı ve ücreti konusunda bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.

Fruıt&The Cıty

Fruit & The City ekibini ve bir dükkan açarak kurabiye işine başlayacak olan Aylin hanımı ağırladı Elif’in kurabiyeleri bugün.

Türkiye’ye meyve sepeti konseptini ilk kez getiren ve tescil ettirmiş olan firma Fruit & The City. Bu muhteşem düşüncenin Türkiye’ye gelişini sağlayan girişimci Bahar hanımla tanışmak mutluluk verici oldu benim için.

Fruit & The City bayilikler veriyor, kendi işini kurmak isteyen hanımlara. Ben de bu şekilde tanımış oldum kendilerini. İlgilenenlere detaylı bilgiler burada, bence koşulları kolaylıkla karşılanabilir. Ticaret yapmak isteyen hanımlara duyurulur…

Yukarıdaki kurabiyeler de birlikte süslediklerimizin bir kısmı…

Eğitimle ilgili bilgi almak için buraya…