Ayşe Arman geçenlerde yazmış, ‘vazgeçmek özgürlüktür’ diye… bir heyecana kapıldım ilk okuduğumda, kurabiye yapmayı bırakmak, dükkanı kapamak, belediyeyle ve inanılmaz bürokrasileriyle uğraşmamak için… sahiden delirmek üzereydim. Gerçi yazmayışımın sebebi çok farklı; hard diskim göçtü; tam 1TB datanın neredeyse hepsinin onlarca backup’ı olduğu için fotoğraflarımı, projelerimi, websitelerimi ve tonlarcasını kurtarabildim.
Ama bugüne kadar yapmış olduğum tüm kurabiye fotoğrafları, boyutları dolayısıyla bir türlü backup alamadığım için kaybolmuş oldu. Yeni yaptıklarımı geçtim; eskilerin de hepsi gitti. İyi ki blog var! Ama, olur da katalog vb yaptırmaya kalkarsam logolanmış fotoğraflardan başka ham fotoğraf hiç yok elimde. Çok acı! Hala kurtulabileceğine inanmak istemekle beraber denediğim bir kaç kapı çaresiz kaldı. Bekliyorum heyecanla; kurtulursa, yılbaşından beri yapıp yayınlayamadığım fotoğraflara topluca yer veririm belki.
Sevgililer gününün de yoğunluğunu atlattık, buralardayım artık. Geçen hafta Amerika’daydım! Nasıl bir alışveriş cennetidir, kendimi kaybettim. Craft malzemeler satan DEV ama DEV (büyük Carrefour lar kadar) tonlarca mağaza gezdim; her biri muhteşemdi. Bazı değişik aletler de aldım aslında ama genelde bildiğimiz kalıplar…Çok güzel, ama çok yorucu ve kızıma duyulan aşırı özlemle geçen bir hafta oldu. Tekrar gitmek/gidebilmek için can atıyorum. Aldığım bazı kalıplardan sizlere de yedekli gelmediğime üzülüyorum, ama alışveriş telaşıyla düşünemiyor insan. Kısmetse bir dahaki sefere sözüm olsun.
Son kurşun. Bu dükkan işini hayal ettiğim formata 1-2 ay içinde taşırsam devam edeceğim. Aksi takdirde bu işe perde çekme zamanı. Evden yapabilmek güzeldi; ama fazlası beni aşıyor sanırım. Çok iyi bir şeker hamuru ustası bulursam kesinlikle devam edeceğim; kendim de hobi olarak süslemeye devam ederim, daha da keyifli olur; ilk zamanlardaki gibi. Dün yine belediyedeydim. Şaşkınlık içinde gidip gelmeye devam ediyorum; çoğunlukla eksiklik benden kaynaklanıyor; hemen istedikleri anda evrakları vs hazırlayamıyorum; ama onlar da harika. Hep son anda bilinmedik bir detay çıkarıyorlar karşıma. Harikalar (aslında bir kişi bana danışmanlık verdiğine göre tüm belediyeye sitem etmek yakışık almaz). Fakat; dün elime verilen evrağı 2.katta doldurup, sonra zemin kata inip o evrağı kaydettirip sonra yine 2. kata çıkıp orada da ayrı bir işlem yaptırınca aynı evrağa; ne yalan söyleyeyim öfkelendim. Evrağın ne olduğunu bilseniz o da ayrı bir komedi. Alt tarafı dilekçe veriyorum; bence bir e-posta yazsam bile olur; ama olur mu; iş yokuşa sürülecek bir kere. Karmaşık prosesler zinciri! Hala anlamış değilim; ne yaptığımı sorsanız anlatamam.
Kendimi tüm işlemlerini online halledebilen ülke vatandaşı zannetmem çok ciddi hayalkırıklığı yaratıyor bende. Bir kabul edebilsem bizde işler böyle yürür, herşey tıkırında gidecek belki de!
Son Yorumlar